İşçi Emekçi Birliği’nden Bakırköy’de asgari ücret eylemi: Asgari değil, insanca yaşam!

İşçi Emekçi Birliği’nden Bakırköy’de asgari ücret eylemi: Asgari değil, insanca yaşam!

İşçi Emekçi Birliği, asgari ücret görüşmeleri sürerken Bakırköy’de yaptığı açıklamada insanca yaşamaya yeten ücret talebiyle örgütlü mücadele ve komiteler kurulması çağrısında bulundu.

15 Aralık 2025

Partizan’ın da bileşeni olduğu İşçi Emekçi Birliği, asgari ücret görüşmelerinin sürdüğü süreçte taleplerini dile getirmek amacıyla dün Bakırköy’de bulunan Özgürlük Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Eylemde “İnsanca yaşamaya yeten asgari ücret için mücadeleye” pankartı açıldı.

Açıklamada ilk sözü alan Beycan Taşkıran, açlık sınırının 30 bin, yoksulluk sınırının ise 90 bin liraya dayandığı bir dönemde asgari ücretin ve 2026 bütçesinin tartışıldığını söyledi. 2025’in ilk 11 ayında bin 956 işçinin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini, bunlardan 85’inin çocuk işçi olduğunu belirten Taşkıran, mevcut düzenin çocukları sömürüye, şiddete ve ölüme mahkûm ettiğini ifade etti.

“Bize kırıntılar reva görülüyor”

İşçi Emekçi Birliği adına basın metnini okuyan Gamze Alkaya, asgari ücretin işçilerden bağımsız olarak, sermaye iktidarının temsilcileri tarafından belirlendiğini söyledi. Alkaya, Türk-İş’in asgari ücret sürecindeki tutumunu eleştirerek, sendika bürokrasisinin işçilerin gerçek taleplerini savunmadığını dile getirdi.

Asgari ücret tartışmalarının her yıl bir “ortaoyunu”na dönüştüğünü ifade eden Alkaya, işçi ve emekçilere yalnızca “kırıntıların” reva görüldüğünü belirtti.

“Bu piyesin parçası olmayacağız”

Alkaya, kadınların ve çocukların çalıştıkları fabrikalarda yaşamını yitirdiğini, MESEM uygulamasıyla gençlerin geleceğinin patronlara teslim edildiğini vurgulayarak, her yıl tekrar eden asgari ücret sürecinin bir parçası olmayacaklarını söyledi. Asgari ücret tartışmalarında işçilerin ve kendi temsilcilerinin yer almadığına dikkat çeken Alkaya, çözümün örgütlü mücadeleden geçtiğini ifade etti.

Talepler sıralandı

Açıklamada, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun lağvedilmesi, asgari ücretin grevli toplu sözleşme yöntemiyle belirlenmesi, ücretlerin yoksulluk sınırının üzerinde olması, dolaylı vergilerin kaldırılması ve sendikal örgütlenme önündeki engellerin kaldırılması talepleri dile getirildi. Ayrıca savaşa ayrılan bütçenin eğitim, sağlık ve barınmaya aktarılması çağrısı yapıldı.

“Komiteler kuralım, mücadele edelim”

Gamze Alkaya, tüm işçi ve emekçilere fabrikalarda ve işçi havzalarında komiteler kurarak örgütlenme çağrısında bulundu. Üretimden gelen gücün kullanılmasını ve genel grev genel direnişin örgütlenmesini isteyen Alkaya, asgari ücret adı altında dayatılan yoksulluğa karşı birlikte mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı.

Eylemde ayrıca Özel Okmeydanı Hastanesi direnişçilerinden Kader Gündoğdu söz alarak, direnişin 35’inci gününde olduklarını hatırlattı ve dayanışma çağrısı yaptı.

Açıklama boyunca “Asgari değil, insanca yaşam”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” ve “Kahrolsun ücretli kölelik düzeni” sloganları atıldı.